Türk-Rus Ortak Üniversitesi Kuruluyor

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, 2019 yılında iki kez telaffuz ettiği Türk-Rus Ortak Üniversitesi kuruluyor.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, 2019 yılında iki kez telaffuz ettiği Türk-Rus Ortak Üniversitesi, Manisa Celal Bayar Üniversitesi ile Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı Milli Ekonomi ve Devlet Yönetimi Akademisi (RANEPA) arasında yapılacak işbirliği ile kurulacak.

Türk Bürokratlar için eğitim düzenlenecek

Rus Federasyonu Devlet Başkanlığı Milli Ekonomi ve Devlet Yönetimi Akademisi Vladimir Bölgesi Başkanı Prof. Dr. Vyacheslov Yuryevich Kartukhin ile Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı Milli Ekonomi ve Devlet Yönetimi Akademisi Türkiye Resmî Temsilcisi Talat Enveroviç Çetin, konuyla ilgili olarak Manisa Celal Bayar Üniversitesine bir ziyaret gerçekleştirdi ve yapılan toplantıda Türk-Rus Ortak Üniversitesinin temelleri atıldı. Rusya’da üst düzey yöneticileri yetiştiren RANEPA, Türk bürokratları (kaymakam, hakim, savcı, hesap uzmanı v.b.) için eğitim programları düzenleyecek. Türk-Rus devlet yönetimi ve milli ekonomik kaynakların güvenliği konusunda eğitimler verecek. 22 Temmuz 2019 tarihinde konuyla ilgili olarak yapılan toplantıya Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Yılmaz, MCBÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Mıynat, MCBÜ Rektör Danışmanı Doç. Dr. Ali Çipiloğlu ve MCBÜ Yabancı Diller Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Mahmut Karğın katıldı.

Protokol İmzalandı

MCBÜ Rektörü Prof. Dr. A. Kemal Çelebi toplantıda yaptığı konuşmada, “Biz Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı Milli Ekonomi ve Devlet Yönetimi Akademisi (RANEPA) Türkiye Resmî Temsilcisi Sayın Talat Enveroviç Çetin ile 18 Haziran 2019 tarihinde bir işbirliği protokolü imzaladık. Bu işbirliği protokolüne olan bağlılığımızı, kararlılığımızı ve bundan sonraki süreci ısrarlı bir şekilde takip edeceğimizi göstermek bakımından, benim öncelikle Rusya’daki Akademiye bir ziyaretim gerçekleşecekti. Belli nedenlerle bunu yapamadık fakat kıymetli Rektörümüz Türkiye'ye geldi. Ben kendilerine tekrar hoş geldiniz diyorum, ziyaretlerinden duyduğum memnuniyeti özellikle ifade etmek istiyorum.

Ortak Çalışmalar gerçekleştirilecek

Üniversiteler arasındaki işbirliğinin geleneksel, klasik bir çerçevesi vardır. Bu da bilimsel ve teknolojik bakımdan belli projelerde ortak çalışmalar gerçekleştirmek, öğretim üyesi ve öğrenci hareketliliğini sağlamaktır. Bu ilişkiler daha ziyade akademik çerçeve içinde gelişirken, bizim Rusya Devlet Başkanlığı Akademisi ile yaptığımız bu işbirliği, bunun ötesinde bir anlama da sahip olacak. Sadece bilimsel ve teknolojik bir işbirliği olmanın ötesinde; bu coğrafyanın en kadim milletleri olan Türkler ve Ruslar arasında, tarihte zaten var olan sosyal, kültürel, siyasi ve sağlam ilişkileri daha güçlü ve sağlam bir zemine oturtmak bakımından da bir işleve sahip olacak. Tarihte ilişkileri olan milletler, yakın tarihte ne yazık ki gerekli işbirliği ilişkisi içinde olamamıştır. Bunun artık hem Türkler hem Ruslar farkına varmıştır. Devlet düzeyinde ve toplum düzeyinde bu ilişkiler güçlendirilmektedir. Elbette bizim Rusya ile Türkiye arasında ticari münasebetlerimiz her geçen gün artıyor, turizm karşılıklı olarak gelişiyor.

İki ülkenin refah ve gelişmesi için

Dünyada esas itibariyle sağlam temellere dayanan bir ilişki kurabilmek için, bu ilişkileri değerler üzerinde kurmak önem kazanmaktadır. Sadece karşılıklı çıkarlara dayalı kurulan ilişkiler, tarihsel süreç içinde inişli çıkışlı bir seyir izleyebilir. Ancak hakikati ve adaleti esas alan ve insana bu perspektiften yaklaşan bir değerler sistemi içinde işbirliğimizi tesis edersek, iki ülkede refahın ve gelişmenin de artmasına bir katkı sağlayacaktır.

Prof. Dr. A. Kemal Çelebi, “Tüm kaynaklarımızı ve imkânlarınızı, bu işbirliğini daha yukarılara taşımak için seferber edeceğiz.”

Türk milleti tarih boyunca diğer milletlerle arasındaki ilişkilerini hep hakikat ve adalet değeri üzerine kurmanın gayreti ve çabası içinde olmuş, politikasını bu şekilde inşa etmiştir. Bundan sonraki süreçte de hem Rusya Federasyonu ile hem de diğer devletlerle kuracağımız ilişki, değerlere dayalı bir ilişki olursa çok daha doğru, çok daha sağlıklı bir zeminde ilerleme imkânı bulacaktır. Aslında değerlere dayalı siyaseti korumayı başarma noktasında evrensel kurumlar olan üniversitelere çok büyük sorumluluk düşüyor. Üniversiteler bilimi esas alır, insanı esas alır. Bizim Üniversitemizin mottosu da “Bilim ve İnsan”dır. Dolayısıyla üniversiteler bu yüksek kutsal değerler üzerinden küresel düzeyde ilişkilerin kurulması noktasında, daha büyük bir rol oynamış ve sorumluluk almış olacaklar. Zaten kıymetli Rektörümüz ile çok kıymetli dostumuz Talat Enveroviç Çetin, protokol imzalandıktan hemen sonra bizi beklemeden ziyarete gelmek suretiyle bu konudaki iradelerini ve kararlılıklarını ortaya koydular. Biz de bu kararlılığa sahibiz. Bu işbirliği protokolü kesinlikle kâğıt üzerinde kalmayacaktır, bunu hayata geçireceğiz. Tüm kaynaklarımızı ve imkânlarınızı bu işbirliğini daha yukarılara taşımak için seferber edeceğiz. Türkiye ve Rusya arasında son zamandaki olumlu gelişmeler, inşallah üniversiteler arasında kurulan bu işbirliği ile kuvvetli bir esasa dayanmış olacak. Üniversitemiz adına bu işbirliğinden duyduğum memnuniyeti ifade ediyorum. Kıymetli dostuma, hocama, meslektaşıma tekrar samimiyetinden dolayı, işbirliği ile ilgili güçlü beyanlarından dolayı duyduğum memnuniyeti ifade ediyorum. Teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı Milli Ekonomi ve Devlet Yönetimi Akademisi (RANEPA) Türkiye Resmî Temsilcisi Talat Enveroviç Çetin ise, ikinci kez hatta üçüncü kez birlikte olmaktan kıvanç duyduğunu ifade ederek, Prof. Dr. Vyacheslov Yuryevch Kartukhin’in konuşmasını tercüme etti.

Talat Enveroviç Çetin, “Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı Milli Ekonomi ve Devlet Yönetimi Akademisi (RANEPA) Vladimir Bölgesi Başkanı Prof. Dr. Vyacheslov Yuryevch Kartukhin, öncelikle göstermiş olduğunuz yakınlık ve alakadan dolayı memnuniyetlerini, şükranlarını sunuyor. Kendisi Vladimir Bölgesi milletvekilidir. Aynı zamanda Büyük Rusya Partisinin bölgedeki başkanı ve Rusya Devlet Başkanlığı Üniversitesi Rektörüdür” dedi.

Prof. Dr. Vyacheslov Yuryevch Kartukhin, “Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Sayın Putin’in aralarındaki mükemmel üst düzey ilişkinin de verdiği kuvvet ve cesaretle, Türk-Rus Ortak Üniversitesinin kuruluşu için geldim.”

Prof. Dr. Vyacheslov Yuryevch Kartukhin, “Vladimir Bölgesinin üst yönetimini ve Rusya Devlet Başkanlığı Akademisini temsilen geldim. Vladimir, tarihi itibarıyla Rus Çarlığının ve Rus Devleti Federasyonunun ilk başkenti olmuştur. Manisa'nın da şehzadelere devlet yönetiminin öğretildiği yer olduğunu gördüm ve bundan büyük kıvanç duydum. Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Sayın Putin’in aralarındaki mükemmel üst düzey ilişkinin de verdiği kuvvet ve cesaretle, özellikle Türk-Rus Üniversitesinin kuruluşu için geldim. Bundan sonraki aşamalarda daha önce imzalanmış olan protokolü kağıt üzerinde bırakmayıp, gerçeğe dönüştürmek için çaba harcayacağım.

Aynı zamanda Vladimir Bölgesindeki Türk yatırımlarından da bahsetmek isterim ki son 5 yılda Vladimir eyaletimizdeki Türk yatırımı 10 milyar doların üzerinde gerçekleşmiş, 6 bin Rus vatandaşının istihdamı sağlanmıştır. Bu göstermektedir ki Türkiye ile Rusya arasında bir potansiyel vardır ve bunun devamı lazımdır.

Rusya Devlet Başkanlığı Akademisi, devlete üst düzey yönetici yetiştiren bir kurumdur. Türkiye ve Rusya arasında kadim bir kader birliği vardır. Özellikle son günlerin gündem konusu olan S-400’lerin kurulumundan sonra gelmiş olmanın ve eğitim ile bu ilişkinin devam ediyor olmasının özel bir anlamı olduğunu düşünüyorum. Aynı zamanda Vladimir ile Manisa arasında bir turizm ilişkisinin olması gerektiği kanaatindeyim. Çünkü Rus vatandaşları Türkiye'de sadece İstanbul ve Antalya’yı biliyor. Ama Manisa’nın da görülmeye değer, özel bir yer olduğunu, tüm sebze ve meyvelerin aynı anda yetişebildiği bir şehir olduğunu öğrenmiş oldum. Vladimir Bölgesi de Rus Devletinin ilk başkenti ve bununla ilgili tarihi eserlere sahip. Dolayısıyla Manisalılar ve Rusların karşılıklı olarak birbirini tanıması gerektiğini düşünüyorum. Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanıyla da yaptığımız görüşmelerden Vladimir Bölgesi Ticaret Odası Başkanına mesajlar götüreceğim ve iki bölgenin ekonomik alanda işbirliği yapmaları için de destek ve aracı olacağım.

Kıymetli Rektörümüze gördüklerimden dolayı tebriklerimi sunmaktan kendimi alamıyorum. Çok başarılı bir üniversite görüyorum. Çok başarılı, kıymetli, sadık bir kadro görüyorum. Aldığım izlenimlerden, Manisa Celal Bayar Üniversitesinin Türk eğitim tarihinde önemli bir yere sahip olacağı kanaatine vardım. O yüzden bu işbirliğinin ne kadar doğru ve önemli olduğunu da anlamış bulunmaktayım. Rusya davetimi tekrar ederek, teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.